İnsanlık tarihinde bazı devrimler, politik ve ekonomik sistemleri değiştirdi. Ancak hiçbiri gerçekten insanın kalbini değiştiremedi. Gerçek devrim, yanı hayatı kökten değiştiren, Mesih’in dirilişiyle gerçekleşti:
Haç ve DİRİLİŞ ile....
Her yıl yenilenen umudumuzla, ‘‘Kom Moran Men Kabro’’ diyen kıyamın müjdesini birbirimizle paylaşırız. Bu günü kıyam bayramı olarak kutlarız.
Bu müjde, hayatımıza renk katarken, ruhlarımızı imanla, umutla ve sevgiyle ısıtmaktadır. Öyle ki, bu müjde bize dünyayı algılama konusunda rahatlatıcı ve kolaylaştırıcı bir bakış açısı sunmaktadır. Bu bakış açısında, koşulsuz kabullenme vardır.
Bu müjde, ortak yaşamı, toplumsal düzeni sağlamak üzere, farklı ırkları, farklı geçmişleri, farklı kişilikleri, farklı tercihleri, farklı tarzları, farklı yorumları, farklı yöntemleri hayat yolculuğunda içselleştirmemize yardımcı olur. Ayrıca, farklılıkları kabullendirmekle kalmaz, bunlara değer verme, bunlardan keyif alma disiplinini de geliştirir..
Tartışmalı konular hep var olacaktır. Farklılıklara değil, ortak noktalara odaklanılmalıdır. Şahsî çıkar, devamlı genel/umûmî fayda içinde aranmalıdır.
Çeşitliliği/çoğulculuğu barındıran bu manalar, özgünlük ve özgürlük dengesini gözeten bir yaklaşımla birlik/dayanışma/işbirliğini teşvik etmektedir.
Yenilenebilir/eğitilebilir bir tutumla, bu manaların yaşamda/yaşamlarımızda köklenmesini, meyve vermesini sağlamak üzere, Mesih, haçta her türlü küçüklüğü ve büyüklüğü yendi.
Dikey/Rab, yatay/insan sevgisini öğretti. Sevilmek için yapmadı. Karşılık verilip verilmediğine bakmayan AGAPE/koşulsuz sevgiyle yaptı. Bağışlayan sevgiyle, gücün sevgisini değil, sevginin gücünü gösterdi.
Haç, acıya rağmen bu manaları yaşamak/yaşatmak demektir. Bu, dikey ve yatay sevginin şefkatinden gelen tamamlayıcı bir anlayışla ruhu güçlendirmek demektir. Aynı zamanda, soğumayı ısıtmak, dışlamamak, ötekileştirmemek, dayatmamak, yargılamamak, küçümsememek, karşılaştırmamak, aşağılamamak, alay etmemek demektir.
‘‘Bunları size ben de esenliğiniz olsun diye söyledim. Dünyada sıkıntınız olacak. Ama cesur olun, ben dünyayı yendim’’ (Yuhanna 16:33).
‘‘Cesur olun dünyayı yendim’’ mesajıyla birleşince, Kıyam’ın anlamları -toplumsal düzen ve ebedi yaşam için- bize sunulmuş nihai ve en büyük güvencedir.
Bu anlamlar, mayadır.
Esas mesela bu mayanın cibilliyeti/hamuru kabartmasıdır. Ruhen benliğe işlemesidir; karakteri dönüştürmesi ve yapılandırmasıdır. Ve dahi ihtiras ve hırsları terbiye etmesidir. Anlamların insanda çalışma alanı bulmasıdır.
Kıyamın anlamları yüreklerin ısınmasına, akılların ışımasına vesile olsun. Düşüncelere huzur ve istikrar getirsin!
Yusuf Beğtaş
Mardin
You can also send us an email to karyohliso@gmail.com
Leave a Comment